Hurdadan Sanata: Demir Ustasının İlham Veren Hikâyesi

Denizli’nin Pamukkale ilçesinde yaşayan 56 yaşındaki demir ustası Turan Çetin, çocuk yaşlarda başladığı hurdacılığı emekliliğin ardından sanata dönüştürdü. Küçük atölyesinde eski metal parçalarına yeniden hayat veren Çetin, demiri sadece şekillendirmiyor; ona adeta ruh katıyor.

Denizli’nin Pamukkale ilçesinde yaşayan 56 yaşındaki demir ustası Turan Çetin, çocuk yaşlarda başladığı hurdacılığı emekliliğin ardından sanata dönüştürdü. Küçük atölyesinde eski metal parçalarına yeniden hayat veren Çetin, demiri sadece şekillendirmiyor; ona adeta ruh katıyor.     Demirin Hafızası, Sanatın Dili Oldu Ortaokulu yarıda bırakarak sanayi sitesinde çıraklığa başlayan Çetin, yıllarca demir doğrama işlerinde çalıştı. Emeklilik sonrası eline geçen boş zamanını ise “hurdanın hikâyesi”ne çevirdi. Arabaların helezon yayları, dikiş makinesi parçaları, çatal-kaşık takımları ve tel örgüler… Hepsi onun ellerinde robotlara, kuşlara, geyiklere ve birçok figüre dönüşüyor.   Ankara’ya Gönderilen İlk Eser: “Demir Döven Adam” Yaklaşık 3 ayda tamamladığı ilk büyük eseri “Demir Döven Adam”ı Ankara’ya gönderen Turan Çetin, yalnızca bir sanatçı değil, aynı zamanda geçmişin izlerini bugüne taşıyan bir kültürel hafıza işçisi olarak tanınıyor. Atölyesinde heykellerin yanı sıra antika eşyalar da sergileyerek belleğe katkı sunuyor.   “Satmak Değil, Öğretmek İstiyorum” Çetin, hurdadan doğan eserlerini bir kazanç kapısı için değil, ilham vermek için yaptığını söylüyor: “Plan yapmıyorum, çizim yapmıyorum. Her şey kafamda başlıyor. Dikiş makinesi masurası göz oluyor, araba yayı ayak… Bu işe başladığımda satmak gibi bir düşüncem yoktu. Gençlere, çocuklara ilham vermek istiyorum. Küçücük bir parçanın bile ne kadar kıymetli olduğunu göstermek istiyorum.”Dedi.