Dilek Tuna Memişoğlu
Köşe Yazarı
Dilek Tuna Memişoğlu
 

EMİRGÂN’DA YAŞLI ESKİCİ VE BİR ESKİ EV

  Emirgân’da bir sokak. Arabasını zor iterek yokuşu çıkmaya çalışan bir eskici amca. “Eskici!” Diyor sanki. Zor yürüyor, arada sesi yankılanıyor sokakta. Arabasında daha pek bir şey yok. Arkada eski bir bina. İçi boşalmış. Duvarlarını sarmaşık sarmış. Kim bilir kimler yaşadı,  Böyle evler var aralarda. Kimini yapmaya çalışıyorlar. Çoğu kendi haline bırakılmış. Ama insan o eskiliğin içinde bir şeyler aramadan yapamıyor. Durup inceliyorum. Günden solmuş kapısını. Tavanın kenarındaki bir oymayı. Merdivenindeki ayak sesini duymaya çalışıyorum. Hikâyesini bilmeye: Kimler yaşadı acaba? Kaç yıldır böyle? Şimdi sahibi var mı? Yenilenecek mi? Aklımda bir dolu soruyla dolaşıyorum eski semtin sokaklarını. Evlerin ve insanların izini sürüyorum Emirgân’da. Eskici amcanın yorgunluğunu hissediyorum omuzlarımda. Gün sonunda tablası kaç eşyayla dolacak mesela? Bir sandalye, bir radyo belki. Bir biblo, tabaklar. Bilmiyorum tabii… Eskinin çöpe gittiği modern zamanlarda, eskici amcalar daha kaç yıl devam ederler bu işe? Evlerin gökdelen olduğu yerlerde taş evlerin duvarı nasıl ayakta kalır? Emirgân’da bir öğlen sonrası yürüyorum öyle. Yoluma bir martı çıkıyor sonra. Gagasında bir lokma ekmek. Beraber şehrin telaşına dalıyoruz yeniden… Dilek Tuna Memişoğlu
Ekleme Tarihi: 22 Kasım 2025 -Cumartesi

EMİRGÂN’DA YAŞLI ESKİCİ VE BİR ESKİ EV

 

Emirgân’da bir sokak.

Arabasını zor iterek yokuşu çıkmaya çalışan bir eskici amca.
“Eskici!” Diyor sanki.
Zor yürüyor, arada sesi yankılanıyor sokakta.
Arabasında daha pek bir şey yok.
Arkada eski bir bina.
İçi boşalmış.
Duvarlarını sarmaşık sarmış.
Kim bilir kimler yaşadı, 

Böyle evler var aralarda.
Kimini yapmaya çalışıyorlar.
Çoğu kendi haline bırakılmış.
Ama insan o eskiliğin içinde bir şeyler aramadan yapamıyor.
Durup inceliyorum.
Günden solmuş kapısını.
Tavanın kenarındaki bir oymayı.
Merdivenindeki ayak sesini duymaya çalışıyorum.
Hikâyesini bilmeye:
Kimler yaşadı acaba?
Kaç yıldır böyle?
Şimdi sahibi var mı?
Yenilenecek mi?
Aklımda bir dolu soruyla dolaşıyorum eski semtin sokaklarını.
Evlerin ve insanların izini sürüyorum Emirgân’da.
Eskici amcanın yorgunluğunu hissediyorum omuzlarımda.
Gün sonunda tablası kaç eşyayla dolacak mesela?
Bir sandalye, bir radyo belki.
Bir biblo, tabaklar.
Bilmiyorum tabii…
Eskinin çöpe gittiği modern zamanlarda, eskici amcalar daha kaç yıl devam ederler bu işe?
Evlerin gökdelen olduğu yerlerde taş evlerin duvarı nasıl ayakta kalır?

Emirgân’da bir öğlen sonrası yürüyorum öyle.
Yoluma bir martı çıkıyor sonra.
Gagasında bir lokma ekmek.
Beraber şehrin telaşına dalıyoruz yeniden…

Dilek Tuna Memişoğlu

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve rotayonhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.