Bazen en derin anlamlar, en kısa kelimelere sığar…
Şimdi size bir anne hikâyesi anlatacağım.
Neydi anne? Neyi ifade ediyordu?
Sadece doğurmakla mı anne olunuyordu?
Yoksa anne olmak için başka şartları da mı yerine getirmek gerekirdi?
Ne çok beklenti, ne çok görev, ne çok fedakârlık, ne çok sevgi demekti anne.
Anne sizi sevse bile yetmezdi, sizin için fedakârlık yapsa da yine yetmezdi.
Benim için anne, dünya demek.
Çünkü yaşadığımız dünya da bir anne, biz de onun evlatlarıyız.
Hadi gelin, biraz empati yapmaya çalışalım. Merak etmeyin, sadece bir iki dakikalığına…
Söz veriyorum, incinmez o çok kıymetli insanlığınız.
Kendimizi ister bir annenin yerine, ister yaşadığımız dünyanın yerine koyalım.
Ne çok sorumluluk, değil mi?
Fazlasıyla zamanla yarış, bitmeyen mücadele…
Başka neyi fark ettiniz?
Hiç bitmeyen o anne enerjisi var, değil mi?
“Off yoruldum” demeye bile vakti yok.
Ve hiç bitmeyen sevgisi, ilgisi, sabrı…
Anne… Dört harfli ama içinde koca bir dünya saklı.
Evlatları iyi olsun diye didinen,
Kimin derdi varsa yanında olan,
Uyumayanla uyanık kalan,
Hastayla şikâyet etmeden ilgilenen,
Yolda olan evladı “vardım” diyene kadar gözü kapıda bekleyendir.
Yeri geldiğinde aç olsa bile “tokum”, derdi olsa bile “iyiyim” diyendir.
Ne çok şeydir anne… Bir bilseniz.
Ahh anne…
Sen evlatlarına kol kanat geren,
Kocaman yürekli, sonsuz güce sahip en güzel varlıksın.
Sen tüm bunların farkında mısın, kim bilir…
Anneler bir ağaç misali…
Taşıdıkça taşırlar dünyanın yükünü.
Ama sıra "hangisi daha ağır?" sorusuna gelince…
Ne derdi kim bilir?
Hadi şimdi herkes, annesine bir minnettarlık göstergesi olarak samimi ve sevgi dolu sarılsın.
Tüm Annelerin, Anneler Günü Kutlu Olsun
Her daim bir umut vardır
Aylin Özgür