Feyzahan Ece Gedikli
Köşe Yazarı
Feyzahan Ece Gedikli
 

Değerini Katlayan İnsanlarla Yürü

  Hayat, her alanda bir karşılaşmalar manzumesidir. İster iş hayatı ister aile hayatı olsun kimilerinin gölgesi karanlık gibi üzerinize düşer; içinizdeki ışığı söndürür, sizi olduğunuzdan küçük hissettirir. Kimilerinin varlığı ise sabah güneşi gibidir. Daha siz farkına varmadan, ruhunuza ışık düşürür, sizi büyütür, içinizdeki uyuyan cevheri uyandırır. Aslında bütün mesele, hangi insanlarla yol aldığınızdır. Size değer verenlerle mi buluşuyorsunuz, yoksa değerinizi törpüleyenlerle mi? Bir zamanlar kuzey rüzgârlarının uğuldığı geniş düzlüklerde Ayışığı adında genç bir kız yaşardı. O kadar sessizdi, utangaçtı ki kabilesi onu görmezden gelir, hatta gölgelerden yapılmış gibi küçümserdi. Bir gün kabilenin bilge reisi onu yanına çağırdı. Elinde beyaz, yıpranmış bir kartal tüyü vardı. Kıza uzatarak dedi ki: “Bu sıradan bir tüy gibi görünüyor. Ama göğe en yakın uçan sihirli kartaldan düştü. Eğer ona değer verirsen, sana göğün gücünü bilgeliğini hatırlatır. Eğer hor görürsen, sıradan bir kuş tüyünden farkı kalmaz.” Ayışığı o günden sonra tüyü kalbinin üzerinde taşımaya başladı. Her sabah suya bakıp fısıldadı: “Ben kartalın ruhunun kanadından bir parçayım.” Zamanla Ayışığı'nın gözleri yere bakmaz oldu. Sesi rüzgârla yarışan, bakışları ışık saçan, kabilesinde sözü geçen saygın bir kadına dönüştü. Bir yıl sonra bilge reis vefat etti ancak Ayışığına bir mektup bırakmıştı. Mektupta şöyle yazıyordu; "Sana verdiğim hediye sandığın gibi sihirli bir tüy değildi. O hediye senin kendi değerini hatırlamandı." Ayışığı’nın hikâyesi bize şunu fısıldar: İnsana verilen değer, onun kanatlarına can verir. Birine değer verdiğinizde, aslında onun içindeki uyuyan cevheri uyandırırsınız. Aynı şekilde deger sizin de kanatlarınızı açtırır. Yanında küçüldüğünüz değil, büyüdüğünüz insanlarla yol alın. Çünkü değer bulaşıcıdır. Siz birine değer verdiğinizde o da kendi ışığını bulur. Değer hissi güneş gibidir, önce sahibini ısıtır, sonra ışığıyla aydınlatır. Ve o ışık, prizma gibi renklenip çoğalarak,  katlanarak kalbinize geri döner. Dokunduğunuz kalplerin, ışığınızın bol olması dileğiyle... Feyzahan Ece Gedikli @feyzahanlayenibirsen
Ekleme Tarihi: 30 Eylül 2025 -Salı

Değerini Katlayan İnsanlarla Yürü

 

Hayat, her alanda bir karşılaşmalar manzumesidir.

İster iş hayatı ister aile hayatı olsun kimilerinin gölgesi karanlık gibi üzerinize düşer; içinizdeki ışığı söndürür, sizi olduğunuzdan küçük hissettirir.

Kimilerinin varlığı ise sabah güneşi gibidir. Daha siz farkına varmadan, ruhunuza ışık düşürür, sizi büyütür, içinizdeki uyuyan cevheri uyandırır.

Aslında bütün mesele, hangi insanlarla yol aldığınızdır.
Size değer verenlerle mi buluşuyorsunuz, yoksa değerinizi törpüleyenlerle mi?

Bir zamanlar kuzey rüzgârlarının uğuldığı geniş düzlüklerde Ayışığı adında genç bir kız yaşardı.
O kadar sessizdi, utangaçtı ki kabilesi onu görmezden gelir, hatta gölgelerden yapılmış gibi küçümserdi.

Bir gün kabilenin bilge reisi onu yanına çağırdı.
Elinde beyaz, yıpranmış bir kartal tüyü vardı. Kıza uzatarak dedi ki:
“Bu sıradan bir tüy gibi görünüyor. Ama göğe en yakın uçan sihirli kartaldan düştü.

Eğer ona değer verirsen, sana göğün gücünü bilgeliğini hatırlatır.
Eğer hor görürsen, sıradan bir kuş tüyünden farkı kalmaz.”

Ayışığı o günden sonra tüyü kalbinin üzerinde taşımaya başladı.
Her sabah suya bakıp fısıldadı:
“Ben kartalın ruhunun kanadından bir parçayım.”
Zamanla Ayışığı'nın gözleri yere bakmaz oldu.
Sesi rüzgârla yarışan, bakışları ışık saçan, kabilesinde sözü geçen saygın bir kadına dönüştü.

Bir yıl sonra bilge reis vefat etti ancak Ayışığına bir mektup bırakmıştı.
Mektupta şöyle yazıyordu;
"Sana verdiğim hediye sandığın gibi sihirli bir tüy değildi. O hediye senin kendi değerini hatırlamandı."

Ayışığı’nın hikâyesi bize şunu fısıldar:
İnsana verilen değer, onun kanatlarına can verir.
Birine değer verdiğinizde, aslında onun içindeki uyuyan cevheri uyandırırsınız.
Aynı şekilde deger sizin de kanatlarınızı açtırır.
Yanında küçüldüğünüz değil, büyüdüğünüz insanlarla yol alın.
Çünkü değer bulaşıcıdır.
Siz birine değer verdiğinizde o da kendi ışığını bulur.
Değer hissi güneş gibidir, önce sahibini ısıtır, sonra ışığıyla aydınlatır.
Ve o ışık, prizma gibi renklenip çoğalarak,  katlanarak kalbinize geri döner.


Dokunduğunuz kalplerin, ışığınızın bol olması dileğiyle...

Feyzahan Ece Gedikli
@feyzahanlayenibirsen

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve rotayonhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.