Nurdan Kıyar
Köşe Yazarı
Nurdan Kıyar
 

Kabullenmek Yaraların İlk Merhemidir

Hayat, bazen bizden planlarımızı gözden geçirmemizi ister. Beklediğimizden farklı bir yol açılır önümüzde. Özel gereksinimli bir çocuğa sahip olmak da böyle bir yoldur. Alışılmışın dışında bir rehberlik, sabır ve yeniden öğrenmeyi gerektirir. Bu yol, zorlayıcı olduğu kadar öğretici, yorucu olduğu kadar dönüştürücüdür. Her anne-baba çocukları için umutlar, hayaller taşır. Ancak bir tanı ya da farklılık haberi, bu hayalleri yeniden şekillendirmeyi gerektirir. İşte tam bu noktada “kabullenme süreci” devreye girer. Kabullenmek; sadece tanıyı değil, çocuğun ihtiyaçlarını ve potansiyelini görmeyi öğrenmektir. İlk zamanlar kolay olmaz. Suçluluk, inkâr, korku, üzüntü… Ebeveynler bu duygular arasında gidip gelir. “Neden ben?”, “Ne eksik yaptım?”, “Çocuğum mutlu olabilecek mi?” gibi sorular zihinleri meşgul eder. Ancak zamanla, çocuğun her haliyle sevildiği, olduğu gibi kabul edildiği bir ilişki biçimi geliştiğinde hem aile hem çocuk daha güçlü bir zeminde yürümeye başlar. Kabullenme, vazgeçmek değil; yeniden yön bulmaktır. Ebeveynin içsel olarak güçlenmesi, çocuğun gelişimini doğrudan etkiler. Çünkü özel çocukların en büyük desteği, kendilerine inanan ve yanlarında durmayı bilen bir ailede yetişmeleridir. Toplum olarak da sorumluluğumuz büyük. Bu süreçte aileleri yalnız bırakmamalıyız. Unutma… Her çocuk özeldir ama bazılarının ihtiyaçları biraz daha görünürdür. O kadar. Kalbinle gördüğünde, her şey yerini bulur. Ve belki de en büyük dönüşüm, önce çocuğunda değil, kalbinde başlar. Eğitimci Yazar Nurdan KIYAR
Ekleme Tarihi: 16 Temmuz 2025 -Çarşamba

Kabullenmek Yaraların İlk Merhemidir

Hayat, bazen bizden planlarımızı gözden geçirmemizi ister. Beklediğimizden farklı bir yol açılır önümüzde. Özel gereksinimli bir çocuğa sahip olmak da böyle bir yoldur. Alışılmışın dışında bir rehberlik, sabır ve yeniden öğrenmeyi gerektirir. Bu yol, zorlayıcı olduğu kadar öğretici, yorucu olduğu kadar dönüştürücüdür. Her anne-baba çocukları için umutlar, hayaller taşır. Ancak bir tanı ya da farklılık haberi, bu hayalleri yeniden şekillendirmeyi gerektirir. İşte tam bu noktada “kabullenme süreci” devreye girer. Kabullenmek; sadece tanıyı değil, çocuğun ihtiyaçlarını ve potansiyelini görmeyi öğrenmektir. İlk zamanlar kolay olmaz. Suçluluk, inkâr, korku, üzüntü… Ebeveynler bu duygular arasında gidip gelir. “Neden ben?”, “Ne eksik yaptım?”, “Çocuğum mutlu olabilecek mi?” gibi sorular zihinleri meşgul eder. Ancak zamanla, çocuğun her haliyle sevildiği, olduğu gibi kabul edildiği bir ilişki biçimi geliştiğinde hem aile hem çocuk daha güçlü bir zeminde yürümeye başlar. Kabullenme, vazgeçmek değil; yeniden yön bulmaktır. Ebeveynin içsel olarak güçlenmesi, çocuğun gelişimini doğrudan etkiler. Çünkü özel çocukların en büyük desteği, kendilerine inanan ve yanlarında durmayı bilen bir ailede yetişmeleridir. Toplum olarak da sorumluluğumuz büyük. Bu süreçte aileleri yalnız bırakmamalıyız. Unutma… Her çocuk özeldir ama bazılarının ihtiyaçları biraz daha görünürdür. O kadar. Kalbinle gördüğünde, her şey yerini bulur. Ve belki de en büyük dönüşüm, önce çocuğunda değil, kalbinde başlar. Eğitimci Yazar Nurdan KIYAR
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (1)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve rotayonhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Fatma Yaman
(10.07.2025 09:25 - #2435)
Kaleminize sağlık, fayda sağlaması dileğiyle.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve rotayonhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.