Tarih 19 Mayıs 1919…
Sadece bir takvim yaprağı değil, bir milletin kaderinin yeniden yazıldığı gündür bu.
Mustafa Kemal Atatürk’ün Bandırma Vapuru’yla Samsun’a çıkışı, esaret zincirlerini kıracak ilk adımı simgeler. O gün, “hasta adam” ilan edilen bir milletin yüreğinde, özgürlük meşalesi yeniden tutuşturulmuştur.
O meşale; ninelerin yüreğinde, dedelerin kararlılığında, gençlerin cesaretinde, çocukların gözyaşında yanmıştır.
Atatürk, hakkında çıkarılan idam kararına aldırmadan milletine güvenmiş, “Bu millet başka ülkelerin boyunduruğu altında yaşayacaksa, ben yaşamam,” diyerek tüm riskleri göze almıştır.
İşte bu kararlılıkla başlayan mücadele, sadece bir kurtuluş değil, aynı zamanda yeniden var oluşun adı olmuştur.
Dört yıl süren yokluk içindeki direnişin ardından 23 Nisan 1920’de Türkiye Büyük Millet Meclisi açılmış, milli egemenlik ilkesinin temelleri atılmıştır.
Köylü kadınlar cephede mermi taşırken, çocuklar haberci olmuş, yaşlılar destek vermiş, halk topyekûn mücadeleye katılmıştır.
Bu destansı direnişin sonunda 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet ilan edilmiş, “milletin kendi kaderini tayin ettiği” yeni bir çağ başlamıştır.
Cumhuriyet, sadece bir yönetim biçimi değil, halkın iradesini esas alan bir yaşam felsefesidir.
Ve bu sistemin teminatı ise gençlerdir.
Mustafa Kemal Atatürk, geleceği gençliğe emanet etmiş, “Bu ülkeyi biz kurduk, sizler yükselteceksiniz” diyerek onlara duyduğu sonsuz güveni açıkça ifade etmiştir.
19 Mayıs’ı hem doğum günü olarak kabul etmiş hem de gençliğe bayram olarak armağan etmiştir.
Çünkü gençlik, bir milletin umududur, yarınıdır, pusulasıdır.
Bugün bizlere düşen görev; gençlerimize güvenmek, onları desteklemek ve potansiyellerini gerçekleştirebilecekleri alanlar yaratmaktır.
Gerisini onlar zaten layıkıyla yapacaktır.
Bu ülke, canla kanla yazılmış bir destanın eseridir.
Ve bu destan, gençlerin yüreğinde yaşamaya devam etmektedir.
Tüm gençlerimizin 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı en içten dileklerimle kutlar,
sonsuz sevgi, saygı ve minnetlerimi sunarım.
Bu uğurda canlarını seve seve feda eden aziz şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum.
– Raziye Gökbudak